02.03.2016

Red dilekçesi reddedildi, postaneye saldırı ve Anayasayı Koruma Dairesi’ni kaldırmak için daha fazla sebep

Wohlleben’in savunmasının red talebi, sadece suçlamada bulunulan hükümle ilgili (bilinçli) bir yanlış anlamaya dayandığından gerekçesiz olduğu nedeniyle beklendiği üzere reddedildi. Yani mahkeme duruşmaya devam etti. Duruşma yine de ancak saat 13’te başlayabildi ve mahkeme bunun nedenini bildirmedi.

Öncelikle NSU’nun 2011 yılı Temmuz ayında Zwickau’daki bir postaneye saldırısıyla ilgili olarak iki tanık ifade verdi. Bu saldırı da diğerleri gibiydi: Silah doğrultma, içeri giren müşterilere biber gazı sıkma, yaklaşık 75.000 Alman Markı çalma, şubenin çalışanları üzerindeki bugün duruşmada hala kendini gösterren ağır ruhsal etkiler…

Mahkeme bunun ardından herkesi şaşırtarak aslında sabah ifade vermek üzere çağrılmış olan Reiner Görlitz adlı tanığı sorguladı. Brandenburg Anayasayı Koruma Dairesi’nin çalışanı olan Görlitz, daha önce muhbir Carsten Szczepanski’den sorumluydu. Bugün üçüncü kez mahkeme karşısına çıktı. (Önceki ifadeleri için bkz. 01.07.2015 ve 29.07.2015, Szczepanski’ninkiler için bkz. 03.12.2014 ve 13.01.2015). 29.7.2015 tarihinde gerçekleşen son sorgusunda ifadesini hazırlamak için yanında taşıdığı belge ve kayıtlara el konmuştu.
Muhbir yöneticisinin sorgusu halk İçiçleri Gizli Servisi’nin örtbas stratejisine çoktan alışmamış olsaydı bir skandal(ın devamı) olurdu.

Böyleliklr bugünkü duruşmanın hakimin reddi dilekçesi yüzünden değil, heyetin Görlitz’in altında çalışan muhbir Szczepanski ile ilgili dosyaların davada kaynak olarak gösterilmesi için verilen bir dilekçeyle ilgili karar vermeyi unutması nedeniyle geç başladığı anlaşıldı. Heyet başkanı öncelikle bir karar bildirerek, Görlitz ve Szczepanski’den sorumlu ikinci yöneticinin mahkemeye ve araştırma heyetine verdikleri ifadelere hazırlandıkları dosyaların davada kaynak olarak gösterilmesinin reddedildiğini duyurdu. Gerekçe şu:

„Tanık Görlitz’in heyet karşısındaki ifadelerinde gerçeği söylemediğine, kasıtlı olarak bildiği her şeyi söylemediğine dair bir dayanak mevcut değil.“

Brandenburglu muhbir yöneticisi üçüncü sorgusunda bir kez daha ayrıntılı şekilde bu gerekçenin aksini ispat etti.

Yanında yine belgeler vardı ve cevap vermeden önce sürekli onları okumaya çalıştı. Bu esnada iki kez ağzındaki sakızı çıkarması istenmek zorunda kalındı. Net soruları bile anlamak istemedi, çoğunlukla hatırlamadığını öne sürdü, çok kez yanlış cevap vermiş olduğunu, „yanılmış“ olduğunu itiraf etti ve başa bir çare bulamadığında ifade izninin kısıtlı olduğuna dikkat çekerek yanıt vermeyi reddetti.

Brandenburg Anayasayı Koruma Dairesi’nin muhbir Szczepanski’nin yöneticileriyle ne çeşit faaliyetlerde bulunduğunu ne pahasına olursa olsun saklamak istedği izlenimi, tanığın bu sorgusuyla bir kez daha kuvvetlendi. Szczepanski, Blood and Honour ve Combat 18’in Alman ve uluslararası üyeleriyle yakın temas içerisindeydi ve gazetesinde açık şekilde silahlı mücadeleyi savunuyordu. O dönemde birisi silahlı hücreler kurabilseydi bu Szczepanski olurdu.

Tanık Görtlitz ifadesinin sonunda hatırlamadığını öne sürmeyi ve ifade vermeyi reddetmeyi o kadar abarttı ki sorgusuna son verilmedi. Wohlleben’in savunması tanığın ifade izninin genişletilmesi için bir dilekçe verdi. Bu söylemi takip eden bir eylem olacak mı göreceğiz.
Heyetin tutuumu olayların aydınlatılmasıyla ilgilenmediklerini bir kez daha gösterdi. Duruşma şu an kaplumbağa hızında yürütüldüğünden dosyaların kaynak olarak gösterilmesi bir gecikmeye sebep olmamasına rağmen, Anayasayı Koruma Dairesi’nin olayla ilgisi ya da NSU’nun başka gruplar ve ağlarla işbirliğinin açığa çıkması açıkça önlenmeye çalışılıyor.