Davalı olan Schultze NSU´nun diğer bir bombalı saldırısına dair ipucu verdi.
Carsten Schultze NSU´nun Nürnberg´deki bir dükkana yapılan, henüz bilinmeyen bir bomba saldırırsına dair bügünki sorgulamasında somut ipuçları verdi. 5.6.2013´teki sorgulamasında hafıza boşluklarını bahane ederken, bugün daha önceki sorgulamalarında ödün vermediği detayları açıkladı. Can alıcı bir ifade verdi: Kendisi, Böhnhardt, Mundlos ve Zschäpe ile 2000´nin ilk yarısında görüşmüştü. Sözde orada iki erkek ona, Nürnberg´deki bir lokalda ‘cepfeneri’ depoladıklarını anlatmışlar. Yanı sıra ona anlayamadığı sinyaller vermişler. Beate Zschäpe yanlarına geldiğinde ise konuşmayı kesmişler. Hemen ardından bu üçüne, kendisi tarafından alınan susturuculu Ceska silahını ve 50 kurşunu teslim etmiş. İkisi ona bir patlıyıcı madde saldırısıdan bahsetmişler ve bu konuşma onu korkutmuş.
‘Stern’ Gazetesinin, Nürnberg haberlerinden aldığı ipuçlarına dayanarak bildirdiği gibi, gerçektende 1999 Haziran´ında bir patlıyıcı madde saldırısı uygulandı. Bir Türk lokalde, bir erkek temizlikçi tarafından, ‘cepfenerine’ benzeyen bir obje bulundu. Bu onun ellerinde patladı ve yanıklara sebeb oldu. Federal Avukatlar Birliği bir basın açıklamasında, şu an böyle bir saldırı hakkında hiçbir bilgi veremeyeceğini belirtti. NSU tarafından yapılmış olduğu sanılan saldırılara dair, somut bulgular olmasa da, bir çok araştırma olayları meydana geldi. Nürnberg´de böyle bir saldırı araştırılmış olmasaydı, araştırma dairelerinden yeniden şüphelenirdi.
Schultze´nin dedikleri gerçekten doğru ise, kendi inandırıcılığı artar. Bu, muhtemel bir cezanın basıkısının onu, tamamen ifade vermeye ve hafıza boşluklarını kapatmaya yöneltiğinin bir göstergesi olabilir.
Carsten Schultze önceki anlatıklarında, yani Nürnberg´teki olayda Zschäpe geldikten sonra kendisi, Böhnhardt ve Mundlos konuşmayı kesmişlerdi. Bu ifade, Beate Zschäpe´yi suçluluktan çıkarmıyor. Schultze gibi bir yardımcıya, sık ziyaret edilen bir lokalde böyle bir saldırıdan bahsetmek, ilegaliteye kaçan bir grubun emniyet kurallarına aykırıdır. Yani tabi ki, bundan dolayı Zschäpe´ye böbürlenmekten saklanılır. Eğer Zschäpe, 1999 yılındaki böyle bir saldırıdan kendi haberi olmasaydı bile, sonraki yıllarda grubun içinde önemli bir rol oynadı, ki onsuz sonraki aksiyonlar düşünülemezdi. Zschäpe´ye yöneltilen cinayet ortaklığı suçlaması, 2000 yılından sonraki süreç için geçerlidir.
Devam eden sorgulamalarında suçlu olan Wohlleben´i ağır suçladı. Wohlleben buna, mümkünatı varsa alman üretimi olan, yarı otomatik silah ve yeterli kurşun için, sipariş vermiş. Bir görüşmede Böhnhardt ve Mundlos buna, herzaman silahlı olduklarını ve üzerlerinde makineli tüfekle, yani Uzi ile gezdiklerini anlatmışlar. Onlardan aldığı paralar sarılıydı, ona göre bunlar banka soygunundan geliyordu. Üstelik Wohlleben ona, bu üçlü grubla telefonlaştığını söylemişti. Sonra onlar ise Wohlleben´e bir kişiyi yaraladıklarını anlatmışlar. Wohlleben hakkında anlatmaya devam etti: O bir dövüşmeden sonra, bir kurbanın yüzünün üzerinde atlamasıyla böbürlendiğini anlatmış.
Ayrıca bu ifadelerin de araştırılması lazım. Bunların Wohlleben´i ağır suçladığı belli. Bu ifadeye göre, suçlamadaki gibi onun sadece bir cinayet ortağı olmadığını gösteriyor. İfadesi kendisi için de ağırdı. Bu demek ki: Ceska´yı üç ilegaliteye kaçan kişiye vermeden önce, patlayıcı madde saldırısı olduğunu biliyordu. Geçen haftaki çelişkili ifadelerinden sonra şimdi Schultze için, baş şahit belirleme uygulamasından dolayı, daha hafifletirilmiş ceza alma ihtimali var. Aynı zamanda Schultze bugün mahkemeye, Ceska ile işlenen cinayetlere olan yardımından dolayı kendi suçluluğunu da kanıtladı. Bu ifadeden sonra, bu yardımdan dolayı yargılama uygulanacaktır. Dava gününün başlangıcında öncelikle müdahil davacılar ve bir anda bilgi veren Federal Avukatlar Birliği arasında bir tartışma olmuştu. NSU´nun etrafında olanları kapsayan ‘129 kişilik liste’ şuan 400 kişiye, hatta tartışmadan sonra 500 kişiye çıktı. Bu tartışmadan dolayı, Federal Avukat ‘Diemer’ haftaya tüm listeyi ortaya koymak için söz vermeye mecbur kaldı.