Günlük arşivler: 25. Haziran 2013

25.06.2013

Zwickau’un Frühlings(strasse) sokağındaki NSU-apartmanın yakılmasına dahil

 Bugünki, yani 15. ci dava günününde iki polis, Zwickau’un Frühlings sokağındaki NSU apartmanın yangının nasıl başladığını anlattılar. Apartman, Uwe Böhnhardt ve Uwe Mundlos’un ölümünden sonra yakıldığını açıkladılar. Suçlamanın içeriği: Beate Zschäpe‘ye ağır kundakçılık ve tesadüf evde olmayan veya kendilerini son anında kurtarabilen üç kişiyi öldürmeye çalışmasıdır.

Özellikle, Zwickau’un kriminal polisinin yangın sebebini araştırmasıcının, kanıt olarak yangın yerindeki fotoraflarla, sorgulaması saatlerce sürdü. Bu sorgulama daha bitmemiştir. Birkaç hafta sonra devam edilecektir. Bugün ama gayet net yangın, benzinle yapıldığı ortaya çıktı.

Yangından hariç daha fazla detailar ilgi çekti. Apartman ve bodrum, kapsamlı bir şekilde teknik olarak, aralarında örneğin fazla kilitlerle, kameralarla ve kablosuz dedektörler ile güvenliydi. İlgi çeken: Yangın yapılmadan birkaç hafta önce bir fotoraf’ın üzerinde kameralarının birisi görünmüyordu. Bunun belli bir anlamı varmı diye, ortaya çıkartılması lazım.

Apartmanın molozunda 11 silahın yanında birde yanı sıra öldürülen bayan Polis Michèle Kieswetter’e ait olan kelepçe bulundu. Ayrıca buna dahil de ifadeler gelecektir.

24.06.2013

Özüdoğru’nun cinayet davasındaki araştırmalarının ilk izlemleri

Geçen hafta davalı olan Schultze’nin ifadesini kapattıktan sonra, bu hafta Özüdoğru’nun cinayet davasında şahit sorgulaları başladı. 13.6.2013 de Abdurrahim Özüdoğruyu, kendi terzi dükkanında, Nürnberg’in güney şehirinde, kafasına iki kurşun sıkılarak öldürüldü. Araştıran polislerin sorgulamasında mentalitelerinin ilk izlenleri alındı. Bu mentalite, Neonazilerin, yani NSU’nun cinayet serisinin uzun zaman ‘Döner-cinayetleri’ diye adlandıran ve kurbanların ve etrafında araştırmalar yapılmasının, nedenidir. Komşular, öldürülen kişiyi çok dosthane bir komşunun olduğunu tarif ederken, ceseti ve olay yerini fotoraf eden iz sürücüdeki polisler ise, sık sık öldürülen kişinin terzi dükkanınında ve evinde çok dağınık yerlerin olduğuna deyindi. Araştırma dosyasındaki resimli raporda devamlı türk insanları aşağılayıcı ifadeler var.

2012 de polis sorgulamalarında bir komşusunun ifadesinde, Beate Zschäpe’yi olayın oladuğu yerde gördüğünü demişti. Ana davada, kadın kendisini ‘beni yok ederler diye’ korkusunu yaşadığından dolayı, ifade vermesinden çekindiğini belirtti. Kadının eski ifadesi güven verici mi veya bu şahit sonradan birşeyleri karıştırabilirmi diye, ancak 2012 de yapılan sorgulama protokolu gösterebilir. Bir müdahil dava temsilcisi o protokolu bu davaya ek olarak kullanılsın diye, dilekçede bulundu.

Toplam, Abdurrahim Özüdoğru’nun cinayetini net gören şahitler yok. Fakat bu olay farklı bir şekilde NSU’ya bağlantılı olacak. Silahdan ve NSU bu olaylarla ve cinayetlerle kendi reklamlarını kutlayarak yaptığı videolardan dolayı.

Kendilerinin üstlendikleri videolar – yani ‘Paulchen-Panther’ dedekleri videolar ve bunların iki önceki versiyonları, şahit sorgulamalarının arasındaki, arada gösterildi. Bu video gösterilerde, davalı olan Zschäpe ve onun savunması tarafından gösterilen açık ilgisizliğinden tut, taha ki davalı olan Schultze’nin endişelenmesine kadar, reaksiyonlar görünebilinyordu.

Dava günün başlangıcında Müdahil davacılar kanıt dilekçesinde bulundular: Geçen hafta, Beate Zschäpe‘nin ceza evinden, şiddetli olan Neonazi Robin Schiemann ile mektuplaşması ortaya çıktı. Schiemann ve onun bir ilişkisi olan kişi sorguya çekilmesi istenildi. Dilekçenin hedefi: Dortmund ve Kassel arasındaki Neonazi saflarındaki ilişkiler ortaya cıkmasıdır. Her iki şehirde de NSU cinayetler yapılmıştı. Konum özellikle, Dortmund ve Kassel daki cinayetlerinden birkaç hafta önceki, yani 18.3.2006 da Dortmund’un ve Kassel’in Neonazileri, Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt’ın ve aralarında bulunan Anayasal Koruma Dairesinin (Verfassungsschutz) ihbarcısı, Kassel de bir sağ-rok konserinde, buluşmalarıydı.