10.06.2015

Zschäpe yeni bir avukat tayin edilmesini istiyor II – Avukat Sturm gidecek

Uzun süren gecikme ve araların ardından heyet başkanı, Zschäpe’nin avukatı Sturm’un görevine son verilmesi için dilekçe verdiğini açıkladı. Bunun sebepleri şimidlik bilinmiyor. Duruşma bunun üzerine bugünlük sona erdi.

Zschäpe daha geçtiğimiz yaz, 16.7.2014’te avukatlarına artık güvenmediğini açıklamıştı. Makhkeme tarafından atanan üç avukatının da görevine son verilmesi için o zaman verdiği dilekçe, üç hafta sonra sebep yetersizliği nedeniyle geri çevrilmiş, Zschäpe yeterli neden öne sürememişti.

Avukatlarının görevine bu şekilde son verilmesi, sadece önemli istisnalar halinde söz konusu olabilir çünkü her üç avukatın değiştirilmesi, delillerin toplanmasının tekrar edilmesini mecbur kılar. Ceza Muhakemeleri Usülü Kanunu’na göre sadece kalıcı ve onarılması mümkün olmayan ve savunmanın uygun şekilde yürütüleceğine dair endişe uyandıran bir güven sarsılmasının varlığını kanıtlayan gerekçeler bulunduğu takdirde avukatlar görevden alınabilir.

Tahmin yürütmeye gerek olmadan, şimdiden Zschäpe’nin böyle gerekçeler gösteremeyeceği varsayılabilir. Dilekçesini bu kez ayrıntılı şekilde gerekçelendirebilecek mi merak ediyoruz. Yine de avukatlarının üçünden de kurtulamayacağını artık kabul etti ve en azından kendi tarafında duran yeni bir aktör bulmaya çalışıyor.

17.07.2014 tarihli blogdaki açıklamaları bu noktada tekrarlamamız mümkün:

“Zschäpe’nin tamamen yeni avukatlar edinmeye yönelik isteği gerçekleşmeyecek. Avukatlarından biri muhtemelen gönüllü olarak görevinden vazgeçip onun yerine hazırlıksız olarak geçen yeni bir avukata yer açacak. Mahkeme tarafından dördüncü bir avukat atanması da düşünülebilir, çünkü üç kişilik yasal sınırlama sadece seçilmiş avukatlar için geçerli. Mahkeme nasıl karar verirse versin bu durumun dava sürecinde büyük bir dönüşüme yol açıp açmayacağını belirleyecek olan durum, Beate Zschäpe’nin ifade verip vermeyeceği.”

Yine de savunma üçlüsünün dava sürecinde zaman zaman gösterdikleri tavır gerçekten şaşırtıcı. Yaklaşık bir seneden bu yana Zschäpe’nin onların çalışmasına eleştirel yaklaştığı ortada. Ama üçlünün verilen aralar ya da öğlen aralarında Zschäpe’ye özel bir yakınlık göstermemeleri anlaşılır değil. Sigara içmek ya da mahkeme önündeki kameralar onlar için giderek daha önemli bir hal alıyor gibi görünüyor.

Bu sabah da kafa karıştıran bir manzara yaşandı: Avukatlar müvekkillerini önce tek başına mahkeme salonunda beklettiler, ardından onunla heyecanlı bir şekilde konuştular ve Zschäpe sadece kafa sallayarak onayladı. Avukat Heer’in, savunmanın müvekille görüşebilmesi için verdiği dilekçe üzerine uzunca bir ara verilmesinin ardından Zschäpe ilk olarak tek başına hücre yönünde yürüdü; Sturm, Stahl ve Heer önce mahkeme binasının önünde aralarında konuştular ve daha sonra avukat odasında Federal Başsavcılık ile görüştüler. O esnada Zschäpe’nin Avukat Sturm’un görevine son verilmesine dair verdiği dilekçeden haberlerinin olması gerekiyordu. Böylesi bir durumda Federal Başsavcılık ile görüşmenin neden müvekkilleriyle görüşmekten daha önemli olduğunu anlamak ise pek mümkün değil.