14.01.2016

German Angst (tr.: Alman Korkusu)? Rolf Wohlleben yine de tüm soruları cevaplamamayı tercih etti

Sorgunun bugün gerçekleştirilen devamı önce yavaş geçti. Heyet başkanı öncelikle Wohlleben’in 16.12.2015‘te yaptığı açıklamayla ilgili sorularına devam etti.

Wohlleben bugün de şu ana kadar kendisi aleyhine olan delillerin merkezi sonuçlarını doğruladı. Özellikle de Zschäpe, Böhnhardt ve Mundlos’a destek amacıyla yapılanlar hakkında bilgisi olduğunu itiraf etti. Ortadan kaybolan üçlü için ne ze zaman ne kadar para bağışlandığını biliyordu. Onların kimleri ziyaret ettiğini ve kimlerle bağlantıları olduğunu biliyordu. Üçlünün Chemnitz’de olduğunu da düşünüyordu. Yani genel olarak Wohlleben’in destekçi ağı içerisinde çok önemli bir rol oynadığı bir kez daha ortaya çıktı. Avukatları davanın başlangıcından beri bunu reddetse de deliller aksini gösteriyor.

Heyet başkanı öğlen arasının ardından sorgusuna son verdi. Pek şaşırtıcı olmayan şekilde Başsavcılık Wohlleben’e hiç soru sormadı, diğer savunma avukatları ise sadece birkaç soru sordu.

Soru hakkı müdahil davacılara geçmeden önce avukat Klemke, Wohlleben’in müdahil avukat Hoffmann’ın sorularını yanıtlamayacağını, çünkü onun müvekkilinin müdahil dava izninin hatalı olduğunu belirtti. Bu argümanın bir bahane olduğu ortada. Eyalet Yüksek Mahkemesi de geçtiğimiz sene müdahil davacının izninin iptal edilmesi için verilen dilekçeyi net ve apaçık bir gerekçeyle reddetmişti. Klemke ve Wohlleben, zorlu bir sorguyu atlatamayacaklarını düşünüyorlar. Wohlleben 16.12.2015’te Hoffmann’ın, Wohlleben’in bilgisayarında bulunan ve şifreli bir harddiske ait bir şifreye yönelik sorusuna cevap vermemişti.

Hoffmann bunun üzerine bu şifreyle, şifreli başka belgelerin şifreleriyle ve bir NSU destekçisinin kimliğiyle ilgili sorular sordu. Wohlleben susarak cevap verneyi reddetti. Başka bir müdahil avukatın sorusu üzerine de harddiskin şifresini vermeyi reddetti. Önce ilk verdiği bilgileri, yani bu harddiskte sadece bilgisayarındaki verilerin yedeğinin bulunduğunu öne sürdü, ama sonra harddiskteki verilerin basına ulaşacağından korktuğunu, çünkü içinde ailesinin yeni resimlerinin de olduğunu söyleyerek kendisiyle çelişti. Tüm soruların yanıtlanacağı açık bir ifade verileceğine değir çizilen tablonun Wohlleben’in savunmasının propagandasından başka bir şey olmadığı burada da anlaşıldı.

Birçok müdahil dava avukatı bunun ardından yaptıkları açıklamalarla Wohlleben’in tüm ifadesinin şu ana kadarki deliller etafında oluşturulduğunu ortaya koydular. Wohleben kimi yerlerde ifadesinin dosyalardaki hangi bilgilere dayandığına dair kaynak bile gösterdi. İfadesinin kendisini temize çıkarması gerektiğinden her şeyi inkar etmekle yetindi ve doğruluğu denetlenebilir bilgiler vermedi. Ancak müdahil davacılar Wohlleben’in örneğin ideolojisiyle ilgili verdiği bilgileri çürütecek deli tespiti dilekçeleri vereceklerini açıkladılar.

Wohlleben’in şu ana kadarki net delillerin ardından çaresizce taktik değiştirmeye çalışması böylece tamamen başarısızlığa uğradı: Kendisine yöneltilen suça iştirak suçlamalarını obkektif bir şekilde itiraf etti. Kastını inkar etse de mahkeme buna inanmadı. Buna ilaveten sorgunun pek çok yerinde yazılı olarak hazırladığı açıklamasındaki bilgileri göreceleştirdi. Örneğin bugün silaha doğru düzgün bakmamış olduğunu söyledi. Hazırlamış olduğu açıklamasında ise silahın cinayet silahı Ceska’dan çok farklı göründüğünü söylemişti.

Müdahil davacılar Wohlleben’in ideolojisini tarif edişine, özellikle de kendisi ve Nazi camiasını şiddetten uzak ve sol camianın şuç eylemlerinin kurbanı olarak gösterme çabasına yönelik net açıklamalarda bulundular. Avukat Hoffmann bununla ilgili olarak şu yorumda bulundu: „Ralf Wohlleben’in barış meleği olduğuna yönelik demagoji, barış pilotu Hess için yapılan gösterilerdeki demagojinin aynısı.“