Marcel Degner ve tanık vekili
Bugünkü duruşma yine kısa sürdü. Tek tanık Blood and Honour Thüringen’in eski şefi Marcel Degner’di. Yine, çok sayıda muhbir yöneticisinin doğrulamış olduğu gibi Degner de Anayasayı Koruma Dairesi muhbiri miydi sorusu hakkında konuşuldu. Degner bunu sonuna kadar inkar etmişti (bkz. 29.06.2016 tarihli blog).
Degner bugün, muhbir faaliyetleriyle ilgili şu ana kadar vermiş olduğu ifadeleri “tekrar gözden geçirmek” istediğini ve bu soruyla ilgili bilgi vermeyi reddettiğini belirtti. Ve bunu gerçekten uyguladı da. Kendisine defalarca ya sadece şu ana kadarki ifadelerini içeriksel olarak düzeltebileceği, yani içeriklsel bir ifade verebileceği (örneğin: “aslında muhbirdim”) ya da alternatif olarak ifade vermeyi reddedebileceği, ama ikisini birden yapamayacağı söylendiği halde…Tanık vekili de belirtilenlere rağmen stratejisinde hiçbir değişikliğe gitmedi. Bu da savunmanın tanık vekilinin daha becerikli bir meslektaşıyla değiştirilmesi için dilekçe vermesine neden oldu. Federal Savcılık da bu dilekçeye katıldı.
Bu durumdan dolayı Degner bugünlük evine yollandı, bir kez daha çağrılacak ve yine bir tanık vekiliyle geşecek. Bugünkü vekiliyle mi yoksa bir başkasıyla mı gelecek göreceğiz.
Federal Başsavcılığın Degner’in şu ana kadarki ifadelerinde belirtilen tüm sorularla yönelik ifade vermeyi reddedebileceği, çünkü yalan ifade de vermiş olabileceği görüşünde olması dikkat çekiciydi. Böylesi bir hukuk anlayışı, bu davadaki her türlü aydınlatma çabasını zorlaştırmaya devam eder.
Müdahil davacılar Ralf Wohlleben’in ırkçı ve yabancı düşmanı görüşleriyle ilgili bir delil tespiti dilekçesi daha verdiler. Dilekçe bu sefer Wohlleben’in bilgisayarında bulunan ve aralarında Türkler, siyahlar ve Yahudilerin de olduğu gruplara karşı insan onurunu hiçe sayan içeriklerin bulunduğu çeşitli belgeler ve çok sayıda sağcı rock albümüyle ilgiliydi.