Wohlleben’in savunması ırkçı cinayet serisini depolitize etmeye çalışıyor
Bugün Wohlleben’in savunması yine Mundlos ve Böhnhardt’la ilgili olarak psikiyatrist bir bilirkişi için vermiş oldukları dilekçe hakkında konuştular. Avukat Klemke’ye göre bu dilekçeyle Böhnhardt ve Mundlos’un cinayet motifinin „yabancı düşmanlığı“ değil tamamen „cinayet arzusu“ olduğu kanıtlanacaktı. Bu cinayet arzusunun kökleri Mundlos ve Böhnhardt’ın disosyal kişilik bozukluğundaydı ve üçüncü kişiler tarafından görünür değildi. Böhnhardt ve Mundlos bu motivasyonu NSU’nun itiraf videosunda, „yabancı nefreti“ ile hareket ettiklerine dair verdikleri bilgiyle „gizlemişlerdi“.
Savunma bu teşebbüsüyle tabii ki hukuksal açıdan bir başarıya ulaşamayacak – Federal Savılık kısa bir cevap vererek „disosyal“ suçluların da tabii ki ırkçılık gibi cinayet motifleri geliştirebileceklerini, bu nedenle bir bilirkişi raporunun mahkemeye bir yarar sağlamayacağını tespit etti. Bu strateji politik olarak da fayda sağlamayacak. Müdahil avukat Yavuz Narin’in belirttikleri tamamen ortada: tam da Klemke’nin sözde psikiyatrik „teşhisini“ gerekçelendirmek için belirttiği noktalar, yani kurbanların insan olarak görülmemesi, tamamen empati noksanlığı ve „kendini sitilize ve/veya teorize etme eğilimi; Mundlos ve Böhnhardt’ın temsilcileri olduğu ve insan onurunu hiçe sayan Nasyonal Sosyalist ideolojinin doğrudan ifadeleri.
Bu ideoloji ayrıca, savunmanın iddialarının aksine Wohlleben’in de hem eskiden hem de bugün temsilcisi olduğu bir ideoloji. 2011 yılındaki bir aramada Wohlleben’in kaldığı yerde bulunan ve üstünde Auschwitz’deki toplama kampına giden tren raylarının fotoğrafı ve „Demiryolu Romantizmi“ yazısının bulunduğu ve Wohlleben’in görünen o ki yatarken giydiği tişört bunu gösteriyordu. Buna rağmen savunma müvekkillerini sürekli barışsever bir ulusal demokrat olarak göstermeye çalışıyor.
Ama aynı zamanda dilekçeler ve bildirilen görüşlerde NPD’nin ve Wohlleben’in mahkeme salonu dışındaki Nazi silah arkadaşlarının propagandasını yapmak için hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar ve bu sayede çoğunlukla tam da bu camianın onayını güvence altına aldıklarından eminler. Bugün durum farklıydı: Sanıklardan André Eminger -ki evinde Böhnhardt ve Mundlos’un kendi yaptığı ve altında „Unutulmadı“ yazan bir resmi asılı- iki kahramanının apolitikleştirilmesinden görünür şekilde rahatsız oldu ve dilekçe okunurken kollarını kavuşturarak yüzünü hor gören bir ifadeye bürüdü.
Perşembe günkü duruşma ve önümüzdeki hafta Salı ve Perşembe günü görülecek olan duruşmalar iptal oldu, davaya 29.06 Perşembe günü bilirkişi Prof. Saß’ın dinlenmesiyle devam edilecek.